"EşIMI BOğDUM UçURUMDAN ATTıM!" KAHREDEN ARAYış!

"Eşimi boğdum uçurumdan attım!" Kahreden arayış!

Konya Akşehirde oturan Tayfur Kılıç (35), geçen yıl 6 Temmuzda kiraz bahçesinde mevsimlik işçi olarak çalışan eşi, 3 çocuk annesi Bedriye Kılıçın (35) işe gitmek için evden ayrıldığını ve bir daha dönmediğini belirterek, polise kayıp başvurusunda bulundu.

KOCASI GÖZALTINA ALINDI

DHAda yer alan habere göre polisin çalışmasında, Kılıçın izine rastlanmadı. Bedriye Kılıç bulunamayınca aileler, televizyon programına katıldı. Tayfur Kılıç, katıldığı televizyon programında çelişkili konuşma ve davranışları üzerine, 28 Ekimde program sonrası memleketine dönerken Konya Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından yolcu otobüsünde gözaltına alındı.

"KISKANÇLIK NEDENİYLE KAVGA ETTİK"

Emniyete götürülen Kılıç sorgusunda, "Eşimin telefonuna sürekli mesajlar geliyordu. Kıskançlık nedeniyle kavga ettik. Evde eşimi boğarak öldürdüm. Sonra cesedini otomobile taşıyıp, Akşehir-Isparta kara yolu üzerinde dağlık bir alandaki uçuruma attım" dedi.

KADAVRA KÖPEKLERİYLE ARAMA

Tayfur Kılıç, soruşturmadaki yer keşfi çalışmasında savcı ve polislere, eşinin cesedini attığı alanı gösterdi. Kılıç, işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemede tutuklandı. Güvenlik güçleri de AFAD ekipleri ve kadavra köpekleriyle Kılıçın cesedinin atıldığı belirtilen bölgede arama yaptı. Çalışmalarda Kılıçın cesedine ulaşılamadı.

BABASI DA YARDIM ETMEKTEN TUTUKLANDI

Soruşturma kapsamında Tayfur Kılıçın babası Adem Kılıç da 1 Aralıkta gözaltına alındı. Adem Kılıç, işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemede cinayete yardım ettiği gerekçesiyle tutuklandı.

CESEDİN BULUNMASI İÇİN YENİDEN ARAMA YAPILDI

Bedriye Kılıçın babası Oktay Erin mahkemeye verdiği dilekçe üzerine Engili Kempes mevkiinde önceki gün eğitimli kadavra köpeği eşliğinde polis ve jandarma tarafından yeniden arama yapıldı. Ancak yapılan çalışma sonucu Bedriye Kılıça ait herhangi bulguya rastlanılmadı.

"NE OLUR YARDIM ETSİNLER BİZE"

Herhangi bir ize rastlanılmaması üzerine gözyaşlarına hakim olamayan anne Sona Er, "Yardım etsinler bize, elimizden tutsunlar. Kanı yerde kalmasın. Ne olur yardım etsinler bize, başka bir şey istemiyorum. Aylardır ne çektiğimizi bir Allah biliyor, bir de ben biliyorum" diye konuştu.

"HİÇBİR ŞEY BULAMADIK"

Baba Oktay Er de kızının cesedinin Engili Kempes mevkiinde olabileceği şüphesi üzerine arama çalışması için mahkemeye başvurduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Emniyet güçlerimiz ve jandarma, kadavra köpekleriyle geniş bir alanda arama yaptı. Hiçbir şey bulamadık. Şüphelendiğim yer olarak burası vardı. Buradan da umudumuz kesildi. Ben şimdi Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanına güveniyorum. Bakanlardan benim bu çocuğumun ölüsünü ya da dirisinin bulunmasını istiyoruz. Eşimin haline bakın, perişanız. Hepimiz bittik. Sabrımız da bitti. Şimdiye kadar konuşturulup, benim kızımın nerede olduğu söyletilirdi. Eğer ceset bulunamazsa Tayfur Kılıçın cezaevinden çıkacağı söyleniliyor. Benim kızımın kanı yerde kalmasın. Bu işte anasının ve babasının da eli var. Çünkü bu iş bir kişilik iş değil. Bir kişi üçüncü kattan cesedi aşağıya indiremez. Adalete güveniyoruz, başka bir güvencemiz yok.

"BURAYA HAFRİYAT DÖKÜLÜYORDU"

Kızımın kaybolduğu zamanlarda, bu mevkide geniş yol çalışmaları vardı. Buraya toprak hafriyatı dökülüyordu. Attım dediği, yerde bulunmayınca, buraya gömmüş olabileceğinden ya da attığından şüphelendim, aranmasını istedim. Mart ayında dilekçe verdim mahkemeye ve yeni arama yaptırdık, umudum kesilsin, diye arama yaptırdım. Buraya 300-400 kamyon toprak hafriyatı döküldü. Belki gömmüşlerdir, üstüne toprak da atıldı diye şüphelendiğim için arama yaptırdım. Emniyet güçleri de geldi, aradı kadavra köpekleriyle hiçbir şey bulamadık. Boynu bükük kaldık ve yine köyümüze dönüyoruz."

2024-05-08T04:52:08Z dg43tfdfdgfd